Dünyanın bir arka bahçesi olmalı.
Bakirliği kıskandırmalı riyakâr ruhlarımızı
Aşkı unutturan ne varsa kalabalıklara gömüp kaçabilmeli
Taze insan berraklığında arınabilmeli, sakin bir ikindi yağmuruyla
Yağmurun armağanı toprak kokusunu iliklerine kadar duyumsamalı
Ciğerlerindeki coşku ruhunu teslim alana dek çekmeli
Şarapsız sarhoşluğu ve hesapsız tefekkürü tatmalı
Dünyanın bir arka bahçesi olmalı
Isırılmamışken henüz yasak elma, bilmeli
Bol ışık, bol insan, bol kahkaha silemeyecek ölümü
Feryatla gelen ömrü, feryatla bitecek görmeli
Zaman bir fahişe oynaklığında döndürür başı
Dönen yalnızca dünya değil sezmeli
Dünyanın bir arka bahçesi olmalı
Gitmediği bir şehri özler gibi özlemeli
Tutmadığı bir eli hisseder gibi hissetmeli
Ruhunun öz’ündeki ölümsüzlük istencini
Ve melali de nihal gibi sevebilmeli
Can suyuyla buluşan toprağın gökyüzüne sevdası gibi
Dünyanın bir arka bahçesi olmalı
Sessizliği, susturmalı tüm manasız gürültüleri
Sahiciliği utandırmalı tüm yalanları
Güzelliği tarumar etmeli “en güzele” aşina şairleri bile
Dünyanın bir arka bahçesi olmalı
Şah damarından yakın, Şah’lardan uzak olmalı.
İlk yorum yapan siz olun